
Newaya Jin Temmuz sayısı çıktı
- 09:17 1 Temmuz 2025
- Güncel
HABER MERKEZİ – Aylık yayın yapan Newaya Jin gazetesinin Temmuz sayısı, “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısı başlığıyla yayımlandı.
Newaya Jin gazetesi Temmuz sayısı, “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısı başlığıyla yayımlandı. Gazetenin bu sayısında, çağrının ardından yaşanan gelişmeler, 19 Temmuz 2012'de başlayan Rojava Devrimi, komünal enternasyonal örgütlenmeye ilham olan 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Direnişi, dünya kadın konfederalizmi, farklı ülkelerden barış deneyimleri, İsrail-İran arasında yaşanan savaş gibi güncel pek çok konuya yer verildi.
Barışın toplumsallaşması
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, gazeteye verdiği röportajda “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısının ardından yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Barış yolunun açılması için tüm kesimlerin önemli bir çaba içinde olması gerektiğini vurgulayan Tülay Hatimoğulları, barışı bir toplumsal dönüşüm süreci olarak ele alarak, bu sürecin politikasının oluşturulmasından, komisyonun kurulmasına ve Meclis'e taşınmasına kadar uzandığını belirtti. Tülay Hatimoğulları, barış inşasında kadınların oynaması gereken rollere dair de önemli değerlendirmelerde bulundu.
Kürtçe 12'nci sayfada Roza Metina, DEM Parti Amed Milletvekili Adalet Kaya ile “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısının bölgedeki yansımalarını ve gelişmeleri ele aldı.
Kürtlerde varlık bilinci
Forum sayfasında bu ay, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 25 Nisan tarihli “Kürt varlığında ve sorunsallığında bir dönemin sonu, yeni dönemin eşiğinde olmak” başlıklı tarihi perspektifinin giriş bölümüne yer verildi.
14 Temmuz büyük ölüm orucu
Gazete yazarlarından Heja Zerya, “14 Temmuz’dan Komünal Enternasyonale” başlıklı yazısında, 1982’de Amed Zindanı’nda yaşanan inkar ve zulme karşı başlatılan tarihi ölüm orucu direnişinden bugüne uzanan mirasa yer verdi
Ruşen Samsat, “14 Temmuz ve Yeniden Filizlenen Kürtlük” başlıklı yazısında, bu direnişin tarihsel etkilerine odaklandı.
Kadınların bir enternasyonalde buluşması
Gündem sayfasında, Nazan Üstündağ, dünya genelinde artan kadın kırım politikalarına karşı kadınların enternasyonal dayanışmasını konu edindi. Polonya’dan Meksika’ya, Arjantin’den ABD’ye kadar kadınların sokaklardaki örgütlü mücadelelerine dikkat çekti. Afrika’dan Asya’ya uzanan coğrafyalarda kadınların hukuki mücadelesinin, kadın haklarının görünürlüğünü artırdığını belirtti.
Ayrıca “Bi hevgirtina jinan ber bi Konfederalîzma Demokratîk ve” başlıklı yazıda, Kurdistan Lezgiyeva, 15-17 Mayıs tarihleri arasında Silêmanî’de düzenlenen NADA (Ortadoğu ve Kuzey Afrika Bölgesel Demokratik Kadın Koalisyonu) Kongresi' ni kaleme aldı. Kongreye 19 ülkeden 200 kadın katılmıştı.
Barış inşasının çok katmanlı doğasını yeniden düşünmek
Jineoloji sayfasında Berfin Güneş’in kaleme aldığı üç bölümlük yazının ilk bölümü yer aldı. “Barış İnşasının Çok Katmanlı Doğasını Yeniden Düşünmek” başlıklı yazıda, dünya barış deneyimlerine ışık tutuluyor.
Ekolojik barış nasıl sağlanacak, dağlar bombalanırken?
Ekoloji sayfasında Güler Yıldız şu görüşlere yer verdi: “Savaş yalnızca insanları değil, dağları da öldürür. Ve bu yüzden barış, yalnızca insanlar arasında değil; insanla doğa arasında da kurulmalıdır. Kürdistan coğrafyasındaki bu büyük doğa kırımı, sessizlikle değil, hakikatle karşılandığı zaman gerçek bir barış mümkün olabilir.”
Süren devrim özgürleşen insan
Zeynep Kızılırmak, Rojava Devrimi’nin 14'üncü yılına girerken, bu süreçteki siyasal ve toplumsal dönüşümleri ele aldığı yazısında, “27 Şubat’ta Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın ‘Barış ve Demokratik Toplum’ çağrısı, Rojava ve Suriye için yeni bir dönemin habercisi olarak yankı buldu. Bu çağrının yansıması sadece siyasal değil, aynı zamanda toplumsal bir yeniden yapılanma süreci olacaktır” ifadelerini kullandı.
Kürtçe 13'üncü sayfada ise Gulistan Kanîreş, Rojava Devrimi’nin sanat ve edebiyat alanında yarattığı gelişmeleri yazdı.
Gazetenin bu sayısında Zîlan Vejîn de “Li Îranê Çareserî Ne Şer e, Demokratîkbûn e” başlıklı yazısıyla İran’daki güncel gelişmeleri değerlendirdi.
Asit saldırılarına karşı bir mücadeleci: Laxmi Agarwal
Hindistan, kadınlara yönelik asit saldırılarının en yoğun yaşandığı ülkelerden biri. Bu ay portre sayfasında Fidan Yıldırım, bu saldırıların hedefi olan ve sonrasında bu alanda hak mücadelesi yürüten Laxmi Agarwal’ın hikâyesine yer verdi.