İzmiir'de MEB protestosu
- 18:25 18 Haziran 2025
- Güncel
İZMİR - KESK İzmir Kadın Meclisi Eğitim Senli öğretmenlerin 8 Martta ‘Toplumsal Cinsiyet Eşitliği dersi’ yapılması duyurusuna karşı MEB'in bazı öğretmenler hakkında dava açması protesto etti.
KESK İzmir Kadın Meclisi, Eğitim Sen’in 8 Mart'ta her zaman olduğu gibi bir ders saatinde “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Dersi” yapılması duyurusu sonrasında Millî Eğitim Bakanlığının (MEB) 10 Mart'ta sendikanın aldığı karara karşı sendikayı suçlayıcı açıklamalarını Bornova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde protesto etti. “Toplumsal cinsiyet eşitliğini anlatmak suç değildir” yazılı pankart taşıyan kadınlar sık sık, “Baskılar bizi yıldıramaz”, “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz”, “Karanlığa teslim olmayacağız” sloganları attı. Basın açıklamasını Eğitim Sen 5 Nolu Şube Kadın Sekreteri Dilek Karakul okudu. Açıklama öncesi Bornova İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne itiraz dilekçeleri sunuldu.
‘Ataerki büyüdükçe kadına yönelik şiddetin önüne geçilemeyecekr’
İlk olarak KESK Genel Merkez Kadın Sekreteri Döne Gevher söz aldı. Eğitimin dincileştirilip tekleştirilmesi ve cinsiyetçileştirilmesinin kadına yönelik şiddetin ve nefret suçunun artacağını ifade eden Döne Gevher, Aile ve Sosyal Hizmetler Politika Bakanlığı da dahil olmak üzere tüm ilgili bakanlıkların ve kamu hizmetlerinin ana akım politikalarına toplumsal cinsiyet perspektifinin yerleştirmesi gerektiğini belirtti. Döne Gevher, “Çünkü sadece 2025 yılının ilk 5 ayında 131 kadın erkek şiddeti ile katledilmiştir. Sadece Mayıs ayında 26 kadın erkekler tarafından öldürülmüştür. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin geldiği süreç erkeğin her konuda kendine hak gördüğü ataerki büyüdükçe kadına yönelik şiddetin önüne geçilemeyecek. Kadına yönelik şiddetin önüne geçilmek isteniyorsa toplumsal cinsiyet eşitliği çalışması yürüten kadın örgütleri LGBTİ+ örgütleri sendikalar değil bu politikayı yürütmeyenler teşvik edilerek yürütülmesi sağlanmalı” dedi.
Ardından basın açıklamasına geçildi.
Öğretmenlik mesleğine müdahale
12 Haziran 2025 tarihinde ise Bornova İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından sendika yöneticileri İzmir Eğitim Sen 4 Nolu Şube Kadın Sekreteri Evren Nesil Dinçer Çalık, Mali Sekreteri Erdal Balcı ve Nurşen Turan Öğüt hakkında 10 Mart günü girdiği derslerde “müfredatta yer almayan toplumsal cinsiyet eşitliği konularını işledikleri” gerekçesiyle 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa dayanarak "kınama" cezası verildiğini belirten Dilek Karakul “Karar yalnızca bireysel bir cezalandırma değil, aynı zamanda öğretmenlik mesleğinin özerkliğine, bilimsel eğitime ve sendikal haklara açık bir müdahaledir" diye vurguladı. Dilek Karakul, "Eğitim Sen olarak defalarca belirttiğimiz üzere, toplumsal cinsiyet eşitliği yalnızca akademik bir kavram değil, demokratik, cinsiyet eşitlikçi bir eğitim anlayışının ayrılmaz bir parçası ve aynı zamanda adaletin tesis edildiği, insan haklarının esas alındığı, eşit, özgür, demokratik bir toplumun temel taşıdır. UNESCO, Avrupa Konseyi ve birçok uluslararası kurum, eğitim sistemlerinin toplumsal cinsiyet eşitliğini temel alması gerektiğini vurgulamaktadır” ifadelerini kullandı.
‘Eğitim Sen Kriminalize edilmek isteniyor’
MEB’in bilimsel gerçeklerden uzak bir biçimde bu kavramı “tehdit” olarak gösterdiğini, kadın-erkek eşitliğini hedef alan, geleneksel cinsiyet rollerini mutlaklaştıran ve gerici bir bakış açısını dayattığını kaydeden Dilek Karakul, “Eğitim Sen’in toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı eğitim talebi kriminalize edilmek istenmekte, kamu emekçileri cezalandırılmakta, sendikal faaliyetler baskı altına alınmakta ve susturulmak istenmektedir. Öte yandan Millî Eğitim Bakanlığı iktidara yakın sendikalar, dini tarikat ve cemaatlerle kurduğu ittifaklarla yalnızca öğretmenleri değil, çocuklarımızı ve toplumsal yaşamın tüm alanlarını hedef alan gericileştirme politikaları yürütmektedir” diye belirtti.
‘Tüm demokratik kitle örgütleri karşı çıkmalı’
MEB’in tavrına tüm demokratik kitle örgütlerinin karşı çıkmasının gerektiğini dile getiren Dilek karakul, şunları söyledi: “Eğitim Sen olarak, üyelerimiz Evren Nesil Dinçer Çalık, Erdal Balcı ve Nurşen Turan Öğüt nezdinde yapılan bu hukuksuzluğa karşı gerekli hukuki ve sendikal süreci kararlılıkla yürüteceğimiz, toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğimiz bilinmelidir.”
Açıklama sloganlarla sona erdi.