
Basın örgütlerinden Dicle Müftüoğlu duruşmasına çağrı
- 11:21 17 Ocak 2024
- Güncel
AMED - Yaklaşık 9 aydır tutuklu olan DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu’nun yarın görülecek olan duruşması öncesi basın meslek örgütleri, yayınladıkları ortak metinle dayanışma çağrısında bulundu.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir soruşturma kapsamında 29 Nisan 2023 tarihinde Amed’de gözaltına alınıp, 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü’nde tutuklanarak Sincan Kadın Kapalı Cezaevi’ne götürülen Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu’nun 2’nci duruşması yarın saat 11.50’de görülecek. Diyarbakır Adliyesi’nde görülecek olan duruşma öncesi DFG, Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA), Türkiye Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası( DİSK Basın-İş), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), yayınladıkları ortak metinle çağrı yaptı.
‘Gizli tanık devlete çalıştığını dile getirdi’
DFG Eşbaşkanı ve Mezopotamya Ajansı (MA) Editörü Dicle Müftüoğlu’nun tutukluluğunun üzerinden 8 buçuk ayı aşkın sürenin geçtiği belirtilen açıklamada, Dicle’nin 264 gündür özgürlüğünden yoksun olduğu kaydedildi. Dicle hakkında “örgüte üye olmak” ve “örgüt kurmak ve yönetmek” iddialarıyla iddianame hazırlandığına dikkat çekilen açıklamada, “43 sayfadan oluşan iddianamenin 41 sayfasında Dicle’ye dair tek suçlama yoktu. Bu haliyle 7 Aralık 2023 tarihinde Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıkarıldı. İlk duruşmada hep birlikte gördük; Dicle’nin yaptığı haberlerden tutalım, babasıyla birlikte İstanbul’da bir otelde kalışına kadar, absürt denebilecek iddialarla suçlanıyordu” denildi.
‘İddialar yok hükmündedir’
Dicle hakkında dosya kapsamında beyanlarda bulunan gizli tanığa değinilen açıklamada, gizli tanığın daha önce Ankara’da tutuklanan 10 gazetecinin dosyasında da dinlendiği ve kendisine yöneltilen bir soru üzerine devletle çalıştığını söylediği hatırlatıldı. Açıklamada, “Yani devlet adına çalışan ajan niteliğinde birinden bahsediyoruz. Müftüoğlu’nun avukatlarının da dile getirdiği üzere, ya bu kişi polistir ya da polis değilse zaten böyle bir görevlendirme biçimi yasaya uygun değildir. Yani kısacası iddianamede yer alan tüm iddialar ve tanıkların iftiraları çökmüştür. Zaten bu iddialar bizler açısından yok hükmündedir” sözleri kullanıldı.
‘Yargılanan Dicle değil gazeteciliktir’
Dicle’ye yöneltilen suçlamalara dönük somut deliller olmaması sebebiyle önceki duruşmada kamuoyunun tahliye kararı beklentisi olduğuna işaret edilen açıklamada, “Duruşmada Dicle kendisini savunmadı; bir bütün olarak gazeteciliği savundu. Şimdi Dicle, 18 Ocak’ta ikinci kez hâkim karşısına çıkacak. İlk duruşmada Dicle Müftüoğlu’nun gazetecilik faaliyetleri dışında dosya kapsamında herhangi bir eylem ve faaliyetinin olmadığı açık bir şekilde görülmüştür. Burada yargılanan Dicle değil, gazeteciliktir. Açıktır ki, bu uzun tutukluluk artık bir tedbirin ötesine geçip cezalandırmaya dönüşmüştür. Aslında Dicle’ye reva görülen muamele, bir bütünen gazetecilere, özelde de Kürt gazetecilere yönelik yaklaşımı ve ülkede basın özgürlüğünün geldiği noktayı açıklar nitelikte” ifadelerine yer verildi.
Çağrı
Basın örgütleri şu sözlerle, Dicle’nin yarın görülecek duruşmasına katılım çağrısında bulundu: “Bizler imzası bulunan basın meslek örgütleri, geçtiğimiz yıl Hollanda merkezli Free Press Unlimited tarafından ‘En Dirençli Gazeteci’ ödülüne layık görülen Dicle Müftüoğlu’nun bir an önce tahliye edilmesini talep ediyoruz. Ayrıca 18 Ocak’ta saat 11.50’de herkesi Diyarbakır Adliyesi’ne, Dicle ile dayanışmaya bekliyoruz. Unutmayalım ki, tıpkı Dicle gibi bizler de gazeteciliği savunuyoruz ve bir daha hiç kimsenin yaptığı haberler nedeniyle, düşünceleri nedeniyle bu muameleye maruz kalmamasını istiyoruz. Bir kez daha #ÖzgürBasınSusturulamaz diyor, #GazetecilereÖzgürlük talep ediyoruz.”