Derya Ren

 

RIHA - Başlatmış olduğu Adalet Nöbeti eylemiyle, adaletin simgesi haline gelen Emine Şenyaşar, son süreçlerde konuşulan barış söylemlerine destek verdiğini belirterek, “Benim yüreğim yandı kimsenin yanmasın. Eşimi ve 2 oğlumu kaybettim. Ona rağmen barış istiyorum” dedi.

 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı” kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Hala gündemdeki sıcaklığını koruyan bu çağrıya toplumun neredeyse her kesiminden destek mesajları geldi. Barış ve adalet çağrılarının hiç bitmediği Kürdistan’da adalet arayışçısı olan isimlerden biri de Emine Şenyaşar.   

 

Yaşanan adaletsizliğe ve ailesinin katledilmesi karşısında oluşan sessizliğe dikkat çekmek amacıyla oğlu Ferit Şenyaşar ile birlikte 9 Mart 2021’de Urfa Adliye’si önünde Adalet Nöbeti başlatan Emine Şenyaşar, bütün engellemelere rağmen Adalet Nöbeti'ni başarıya ulaştırdı.

 

Gerçekleştirdiği Adalet Nöbeti ile birçok kişiye örnek olan Emine Şenyaşar, Kürdistan ve Türkiye’de son süreçlerde konuşulan barış söylemlerine dair ajansımıza konuştu.

 

‘Kimsenin yüreği yanmasın’

 

 

7 yıl boyunca mücadele ettiğini hatırlatan Emine Şenyaşar, barışın her kesin yararına olacağının altını çizdi. Barışın konuşulduğu böylesi bir sürecin kendisine çok mutluluk verdiğini, kendisinin de mücadele süreci boyunca adalet talep ettiğini ekleyen Emine Şenyaşar, “Zindanlarda binlerce kişi var. 30-40 yıldır zindanlarda olanlar var. Artık yeter onların da özgür olmasını istiyorum. Yeni bir sürecin başlaması beni çok mutlu ediyor. Onurlu bir barışın olması en güzel şeylere vesile olacaktır. Yaşamını yitirenler oldu. Benim ve benim gibi annelerin yüreği yandı. Başka kimsenin yüreği yanmasın. Ölenlere rahmet diliyorum, bundan sonra ne Kürtler ölsün ne başkaları” ifadelerini kullandı.

 

‘2018’den bu yana zulüm gördüm’

 

Birlik olma vurgusu yapan Emine Şenyaşar, şunları söyledi: “Kim böylesi bir süreci başlattıysa; çok iyi yaptı. Barış elçisi olan Sırrı Süreyya Önder’e rahmet diliyorum. Onun ölümü beni derinden üzdü. Ben 2018 yılından bu yana çok zulüm gördüm. Eylemim boyunca polis bana çok zulüm etti. Beni dövdüler, nezarete attılar. Adliye önünde nöbet eyleminde oğlumu (Ferit Şenyaşar’ı) dövdüler, oğlum krize girdi. İnsanların bize destek vermesine izin vermiyorlardı. Yemek yediğimiz lokantaya bile gidip yemek vermeyin demişler. Bizi ölü konumuna getirdiler. Tüm ailemi yok ettiler.”

 

 

‘Artık kimse ölmesin’

 

“Barış olsun” çağrısında bulunan Emine Şenyaşar, kimsenin ağlamasını istemediğini kaydetti. Vermiş olduğu mücadele ile bir sonuca ulaştığını anımsatan Emine Şenyaşar, “Eşimi ve 2 oğlumu kaybettim. Ona rağmen barış istiyorum. Nezarette bana o kadar ceza verdiler, oturmama yine izin vermiyorlardı. Evimde oturamıyordum. Urfa Adliyesi önünde nöbet eylemine başladım, daha sonra Adalet Bakanlığı önüne taşıdım. Bu kadar şeye rağmen yine de barış diyorum. Umuyorum ki güzel şeyler olacak. Artık kimse ölmesin. Biz çok çektik başkaları görmesin. Türkiye hepimizin Türkiye’sidir. Bu ülkede Kürtler de yaşıyor, Türkler de, Araplar da. Ama Hükümet bize çok zulüm etti. Şuan binlerce tutsak var. Önce onları bıraksınlar” diye konuştu.

 

Ne olmuştu?

 

 

Riha’nın Pirsûs ilçesinde 24 Haziran 2018 genel seçimleri öncesi 14 Haziran'da AKP Riha Milletvekili İbrahim Halil Yıldız yakınları ve korumaları esnaf ziyareti esnasında Şenyaşar ailesine ait dükkana girerek, kendilerine oy verme tehdidinde bulundu. Buna karşı çıkan Şenyaşar ailesi, AKP’li İbrahim Halil Yıldız’ın korumaları ve akrabaları tarafından saldırıya uğradı. Gerçekleşen saldırıda Adil, Celal, Fadıl, Ferit ve Mehmet Şenyaşar yaralandı.

 

Riha’nın Pirsûs ilçesinde 24 Haziran 2018 genel seçimleri öncesi 14 Haziran'da AKP Riha Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın yakınları ve korumaları esnaf ziyareti esnasında Şenyaşar ailesine ait dükkana girerek, kendilerine oy verme tehdidinde bulundu. Buna karşı çıkan Şenyaşar ailesi, AKP’li İbrahim Halil Yıldız’ın korumaları ve akrabaları tarafından saldırıya uğradı. Gerçekleşen saldırıda Adil, Celal, Fadıl, Ferit ve Mehmet Şenyaşar yaralandı.

 

Emine Şenyaşar şans eseri kurtuldu

 

Olay yerine gelen ambulansla hastaneye götürülmeye çalışılan yaralılara yolda bir kez daha saldırı yapıldı, saldırı sonrasında Ambulans kullanılamaz hale geldi. Hastaneye taşınan yaralılar burada da bir kez daha saldırıya uğradı. Saldırı esnasında doktor ve diğer sağlık çalışanları İbrahim Halil Yıldız’ın akrabaları ve korumaları tarafından odaya kilitlenirken, Adil ve Celal Şenyaşar saldırı da yaşamını yitirdi. Ayrıca çocuklarının durumunu öğrenmek için hastaneye gelen Hacı Esvet Şenyaşar’da Yıldız ailesi tarafından işkence sonucunda katledildi. Emine Şenyaşar ise bir kadının zorla onu hastaneden çıkarması sonucunda şans eseri kurtuldu.

 

Katliamdan geçtiler, ceza aldı

 

 

Ferit ve Mehmet Şenyaşar Suruç Devlet Hastanesi'nde vücutlarının farklı yerlerinden almış oldukları yaralarla kurtulurken, Fadıl Şenyaşar ise ağır yaralı bir şekilde Riha'da bulunan Balıklıgöl Devlet Hastanesi'ne sevk edildi.  AKP'li Halil Yıldız ve yakınlarının bu hastaneye de saldırmak için yola çıktığı bilgisi üzerine Fadıl Şenyaşar, Amed’de bulunan bir hastaneye kaldırıldı. Fadıl Şenyaşar ağır yaralı halde olmasına rağmen katliamdan 3 gün sonra çıkarıldığı mahkemede tutuklandı. Urfa 1 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi'ne daha sonra ise Elazığ Yüksek Güvenlikli Cezaevi'ne götürülen Fadıl Şenyaşar, tek kişilik hücreye konuldu. Fadıl Şenyaşar dışında kimse tutuklanmazken, yaşanan katliamdan 1 yıl 3 ay sonra Enver Yıldız büyük bir koruma eşliğinde Urfa Adliyesi’ne gelerek teslim oldu. Malatya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada Fadıl Şenyaşar'a 37 yıl 9 ay, Enver Yıldız'a ise 18 yıl hapis cezası verildi.

 

18 Ekim 2024’te  Malatya 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Fadıl Şenyaşar’ın tahliye edilmesiyle Emine ve Ferit Şenyaşar eylemi zaferle sonuçlandı. Emine Şenyaşar’ın başlatmış olduğu nöbet eylemi, birçok kişiye örnek olurken, Emine Şenyaşar’ın ismi adaletle anılmaya başlandı.