Pakistan'da ‘namus  ve onur cinayetleri’ adı altında kadınların katledilmesini önlemek amacıyla düzenlen yasaların yürürlüğe girmesinin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen, kadınlar hala en yakınları olan erkekler tarafından katlediliyor.  Ülkedeki kadın hakları aktivistlerinin yoğun çabası sunucu çıkarılan yasaya rağmen, kadın katliamları endişe verici bir boyuta ulaştı.  Pakistan Bağımsız İnsan Hakları Komisyonu tarafından 2016 yılının Ekim ayından bu yılın Haziran ayına kadar en az 280 kadının katledildiği belirtiliyor. 

 

‘Hakimin takdirine bırakılıyor’

 

Kadın hakları gözlemcisi bağımsız Aurat Vakfı için çalışan avukat Benazir Jatoi, kadın katliamlarının önlenmesi konusunda yasalarda yapılan değişikliklerin uygulanmadığını ifade ediyor. Benazir, "Aslında, Peshawar Yüksek Mahkemesi, bu yasanın çıkarılması ardından iki kez namus cinayeti suçlamasıyla ceza verdi. Ancak yeni yasada namus cinayetleri için ömür boyu hapis cezası verilmesi gerekiyor. Fakat bir cinayetin onur suçu olarak tanımlanıp tanımlanamayacağı hakimin takdirine bırakılıyor" diyor. 

 

'Kadın katliamları her yerde’

 

Benazir, aynı zamanda bağışlama ve uzlaşmanın da adaleti ortadan kaldırdığına işaret ediyor. Konunun mahkemelerin ötesine geçtiğini dile getiren Benazir, siyasi liderlerin bu meseleyi anlamakta güçlük çektiğini ifade ederek, kadın katliamlarının toplumun her kesiminde yaşandığını ifade ediyor. 

 

Benazir, son olarak, Pakistan toplumunun zihininde ‘onur’ kelimesin anlamını değiştiremediklerini söylüyor ve "Kadın katliamlarını kınamadığımız zaman katilleri görmeyi bırakacağız" diye ekliyor. 

 

'Erkekler serbest bırakılıyor'

 

İslamabad'daki Quaid-i-Azam Üniversitesi'nde Toplumsal Cinsiyet Etütleri Şubesi'nde yer alan aktivist Dr.Farzana Bari, kadınları katleden erkeklerin başka bir gerekçeler öne sürerek bağışlandıklarını söylüyor. Farzana, "Suçlular özellikle namus davalarından kaçmak için, akrabalarından af dilemelerine izin veren Pakistan Qisas (kan parası) ve Diyat (ceza kanunu) adı altında bağışlanma talep edebiliyor" diyerek, erkeklerin bu şekilde serbest bırakıldığına dikkat çekiyor. 

 

Farzana,  bu durumun boyutlarını belirlemek için son bir yılda katledilen kadınlar üzerine bir araştırma yapma çağrısında bulunuyor. 

 

'Kadınlar hedef alınıyor'

 

İnsan hakları savunucularından avukat Asma Jahangir,  konuyla ilgili şu sözleri dile getiriyor: "Namus cinayetlerinin kökleri, Güney Asya'da yaygın olan kabilelerin sosyal normlarında yer alır ve özellikle kadınların davranışlarını etkiler. Kadınlar yanlış erkekle evlenmemek için evlilik tekliflerini reddettiklerinden, evlenmek için kaçan arkadaşlarına yardım ettiklerinden ailelerine utanç getirdikleri için öldürülüyor. Erkeklerde kimi zaman bu nedenlerden dolayı katlediliyor, ancak çoğunlukla kadınlar hedef alınıyor." 

 

'Onur' adı altında kadın katliamı'

 

Cinsel saldırıya ilişkin bir soruşturmayı yürüten üst düzey bir polis yetkilisi, verdiği demeçte, "Eğer bir kadının biriyle olan ilişkisinden ailesi şüphelendiğinde, bu utanç verici olarak görülüyor, affedilmiyor" diye belirtiyor. Yetkili, ‘onur’ adı altında kadınları katleden erkeklere övgüler yağdırıldığını da sözlerine ekliyor.  

 

Pakistan'da kadın hakları savunucuları ise  #NoMoreKillingGirls (#kadınlarıartıköldürmeyin) kampanyası için dayanışma çağrısında bulunuyor.

 

Çeviri: JIN NEWS