KOCAELİ - Dilovası'nda çıkan fabrika yangınında yaşamını yitiren 15 yaşındaki Nisa Taşdemir'in annesi Altun Taşdemir, hiçbir önlemin alınmadığını vurgulayarak, "Biz bunun peşini bırakmayacağız. Bizim çocuklarımız toprağı hak etmemişlerdi" dedi.

 

Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde, 8 Kasım günü Ravive Kozmetik parfüm dolum işletmesinde çıkan yangında, 3’ü çocuk 6 kadın yaşamını yitirdi. 7 kişi ise yaralandı. Yangının ardından katliamda sorumluluğu bulunan birçok kurum çalışanı açığa alındı. Gebze Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, aralarında iş yeri sahibi K.O. ve vardiya amirlerinin de bulunduğu 11 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 7’si tutuklandı.

 

Yaşamını yitiren 15 yaşındaki Nisa Taşdemir'in annesi Altun Taşdemir, yaşadıklarını ve taleplerini ajansımıza anlattı.

 

'Onlar içeride yanıyorlardı'

 

Altun Taşdemir, eşinin kanser hastası olduğunu ve kızının bu yüzden çalışmak zorunda kaldığını söyledi. Altun Taşdemir, yaşanan katliamı şu sözlerle aktardı: "Bana haber geldi. Gittim baktım, fabrika yanıyordu. İtfaiye oradaydı. Orada bulunan bir kadın bana ‘Sen niye buraya gelmişsin?’ dedi. Ben de çocuklar için geldiğimi söyledim. Nisa, Tuba ve Cansu için gittim. Onlar içerdeydi, yanıyorlardı. Daha sonra içeriden çığlık sesleri geliyordu. Herkes çok bağırıyordu. Bana önce 'Kimse içerde yok' dediler ama sonrasında 'İçeride çocuklar ve kadınlar var ve hepsi yandı, kül oldu' dediler. Ben gittim, beni içeri almadılar. Tuba’nın abisi içeri girdi çıktı ve 'İçeride olan herkes yanmış' dedi. Yanmış, kül olmuş cenazelerini elimize verdiler; 'Alın, götürün' dediler.” 

 

'Canımız yanıyor'

 

Altun Taşdemir,  çocukların ve kadınların yanarak katledildiklerini ifade ederek, "Çocuklarımızın kemiklerini bize verdiler, alıp morga götürdük. Sonra cenazeler tespit edildi ve cenazelerimizi götürüp defnettik" diye konuştu. Altun Taşdemir, katledilen çocuklarının hakkını savunacaklarını belirterek, "Bizim canımız yandı, başka kimsenin canı yanmasın. Çocuklarımızın hakkını savunacağız. Onların hakkı yerde kalmasın. Acımız büyük, canımız yanıyor. Onlar çocuktu, hayalleri vardı; bir gelecekleri vardı" dedi.

 

'Kaçacak bir alanları yokmuş'

 

Yanan fabrikanın yangın merdiveninin olmadığını ve hiçbir tedbir alınmadığını belirten Altun Taşdemir, "Hiçbir tedbir alanları yokmuş. Yangın merdiveni olsaydı kaçabilirlerdi. Çıkış ve girişler bir taneymiş. Kaçacak bir alanları yokmuş. Büyük bir acıdır. Biz bunun peşini bırakmayacağız. Bizim çocuklarımız toprağı hak etmemişlerdi. Devlet bunların hakkını savunsun” sözlerini kullandı.