RIHA- Yapılan 1 Eylül Dünya Barış Günü mitinginde konuşan TJA aktivisti Ayla Akat Ata, Kürt Halk Önderi öncülüğünde başlatılan sürece değinerek, “Kadınlar olarak sürecin emekçisi, örgütleyicisi ve koruyucusu olacağız” dedi.

 

 Demokratik Kurumlar Platformu tarafından 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında Riha Novada Park’ında, "Demokratik Toplum İçin Barışa Ses Ver" şiarıyla miting gerçekleştirdi. Mitinge Tevgera Jınên Azad (TJA) aktivisti Ayla akat Ata, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, DEM Parti Rıha vekilleri Dilan Kunt Ayan ve Ömer Öcalan, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan, Barış Anneleri Meclisi, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) ile DEM il ve ilçe örgütleri, sivil toplum örgütleri ve on binlerce kişi katıldı. Alanda DEM Parti ile DBP’nin sarı, kırmızı, yeşil, beyaz, mor renkli bayrakları, “Aşiti azadi her biji Serokati” pankartı ile Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın annesi Üveyş Öcalan’ın fotoğrafı, “Wek kaniye ke bê ave”, “Jin jiyan azadi”, “Zımanê azad aştiya bı rûmet”, “Wêjeya azad civaka kominal dıxuliqine” dövizleri taşındı. Ayrıca kadınlar miting alanına ulusal kıyafetleri ile katılırken TJA’lılar, “Jin jiyan azadî” pankartı ve sloganlar eşliğinde kortej şeklinde miting alanına girdi.

 

 Miting özgürlük mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına bir dakikalık saygı duruşu ve “Çerxa şoreşê” marşı okunarak başladı.

 

 Binlerce kişi hep bir ağızdan, “Biji Serok Apo”, “Bê Serok jiyan nabe” ve “Şehit namırın” sloganlarını attı.

 

 ‘Fiziki özgürlük sağlanmalıdır’

 

 Mitingde konuşan DEM Parti Rıha İl Eşbaşkanı Ayşe Sürücü, tarihi günlerden geçtiklerini söyleyerek, “27 Şubat’ta Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan öncülüğünde yeni bir süreç başladı. Bu süreçten umutluyuz. Sayın Öcalan’ın daha rahat koşullarda çalışması için fiziki özgürlüğü sağlanmalıdır” dedi.

 

Ardından konuşan KESK Eş Genel Başkanı Ayfer Koçak, “1 Eylül, halkların ortak yaşamı örmek için bir araya gelmesinin sembolüdür. Bugün yine insanlık 3’üncü Dünya Savaşı’nın girdabına itilmeye çalışılıyor. Kürtler 100 yıla aşkın dönemdir bir asimilasyon politikasıyla karşı karşıya” olduğunu kaydederek Abdullah Öcalan öncülüğünde başlattığı sürece değindi.

 

Ayfer Koçak’ın konuşmasının bitirmesinin ardından kitle, Abdullah Öcalan’ın posterini açarak, sloganlar attı.

 

 ‘Barışın emekçisi olacağız’

 

Bugün herkesin barış için seslerini yükselteceklerini söyleyen TJA aktivisti Ayla Akat Ata, “Hepimiz birlikte sesimizi yükseltelim ve birlikte Kürdistan’ın dört bir yanına, Türkiye’ye, Orta Doğu ve dünyaya selamımızı iletelim. Zulüm altında olan herkes barış gününün ne anlama geldiğini biliyor. Rıha’dan İmralı’ya Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’a selamımızı iletiyoruz. Birlikte biji aşiti diyelim. Hepimize kutlu olsun. Bu akşam bu meydanda hep beraber barış diyeceğiz. Kapısı aralanan barış ihtimali, o kapıyı açana kadar kadınlar olarak sahibi, destekçisi örgütleyicisi, emekçisi olduğumuzu hep birlikte haykıracağız. Barış için haykıracağız. Barış nedir en iyi biz biliyoruz. Yılların çatışması ve savaşın coğrafyası burasıdır. Bugün burada 1 Eylül Dünya Barış Günü yeni bir anlam kazanıyor. Bu coğrafya dünya barış gününe emek vererek yeni bir anlam katıyor” dedi.

 

 

‘Empati olmadan barış olmaz’

 

TJA olarak barış için yıllardır çok büyük emek harcadıklarını kaydeden Ayla Akat Ata, 2004 yılından bugüne barış için kadın girişimlerini hatırlattı. Ayla Akat Ata, “Barış gündemi ile kentlerde halkımızla, kadınlarla barış gündemiyle buluşuyoruz. Barış Türkiye’deki etnik, çoklu etnikli dini inançlı yapının barışı olacak. Barış gerçekleşirse Orta Doğu ve tüm dünyaya örnek olacak. Kadınlar olarak olmazları biliyoruz, bugüne dek olurların peşinde olduk. Masaya olmazlarla oturursak olmazlarla barış çıkmaz. Empati yapmadan barış olur mu? Yine İmralı Cezaevinde tecrit devam ettiği sürece barış olur mu? Barışın emekçileri hedef alınırsa, gözaltına alınırsa barış devam eder mi? Bu sese kulak verilmesi lazım. Olurların peşinde olması lazım. Birinci dünyada savaşından 2025 Suriye, Ukrayna, Filistin ve sıcak savaşın yaşandığı mekanlarda en ağır zulmü, yükü kadınlar, çocuklar ve gençler taşıyor. Karar vericilere küresel bölgesel ölçekte ülkemizin karar vericilerine ses vermek istiyoruz. Barış kardeşlik için var mıyız? Eşitlik için var mıyız” diye sorduğundan binler, “Evet” diye cevap verdi.

 

 

‘Önemli olan kalıcılaştırabilmek’

 

Ayla Akat Ata, “Demokratik toplumun inşası ve barış sürecini başlatan Kürt Halk Önderi Sayın Abdullah Öcalan’a hep beraber selamımızı yollayalım. Aynı şekilde bu ülkede bu ağır yükü kaldırmak için bir el sıkışmasın ülke gündemini nasıl değiştirdiğini gördük. Önemli olan zihinlerdeki barajları yıkabilmek. Önemli olan silahların susturulmasını kalıcılaştırabilmektir” şeklinde konuştu.

 

 

‘Barışın örgütleyicisi olacağız’

 

TJA olarak her şartta halkın yanında ve taleplerinin yanında olduklarına dikkat çeken Ayla Akat Ata, “Ana dil dediğinizde sizinleyiz, statü dediğinizde sizinleyiz, Anayasal vatandaşlık dediğinizde sizinleyiz. TJA olarak, kadınlar olarak sürecin emekçisi, örgütleyicisi ve koruyucusu olacağız” sözlerine yer verdi.

 

 

Ayla Akat Ata, konuşmasının devamında şu ifadeleri kullandı:

 

“2020 yılında Kobanê kumpas davasıyla partimize ikinci bir kumpas yapıldı. Biz o dosyadan yargılanan kadınlar mahkeme kürsüsünden ifade ettik buradan da ifade ediyoruz. Yıllarca eşit temsiliyet için alanlarda mücadele ettik. Eşbaşkanlık sistemini Türkiye demokrasisine kazandırdık. Şimdi görüyoruz ki kadınlar mahkeme salonlarında kotayı çok ama çok aşmış durumdular. Buradan TJA olarak dünya barış gününde 2015 MYK’sından hala cezaevinde haksız yere tutuklu olan Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş, Zeynep Ölbeci, Aynur Aşan arkadaşlarımıza selamlarımızı iletiyoruz. İnanıyoruz ki hukuksuzluk son bulacak ve aramızda olacaklar.

 

 

Kadın olmadan yaratılamaz

 

Bizi bekleyen çok zor bir dönem var. Çatışmanın ne kadar kolay olduğunu bilenler barışın da ne kadar zor olduğunu bilirler. Kurulacak her masada oluşturulacak her mekanizmada Türkiye kadın hareketinin sesi olmaya razıyız. Geçtiğimiz günlerde hukuk dedik. Hukuk olmadan çözüm olmaz, kadın olmadan hukuk yaratılamaz. Kadın olmadan eşit, özgür bir hukuk yaratılamaz. Halkların bir arada özgür yaşamını teminat altına alan bir hukuk, kadın olmadan yaratılamaz. Şimdi ise hepimizin çok iyi bildiği ‘Welate me Kurdistane’ şarkısını söyleyerek konuşmamı sonlandırmak istiyorum.”

 

 

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın mesajı okundu

 

 

Ayla Akat’ın ardından Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın, 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle, halklara hitaben gönderdiği mesajı DEM Parti Rıha Milletvekili Dilan Kunt Ayan okudu.

 

‘Daha çok mücadele etmemiz gerekiyor’

 

Son olarak konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Ayşe Gökkan, Leyla Güven, Selahaddinler, Figenler şahsında dört duvar arasında olan yüreği bizimle atan siyasetçilerimizi buradan saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Bu topraklarda doğan Sayın Öcalan’ın yaptığı çağrı ile umutsuzluk dağıldı. Gençlerin, Kürtlerin, Alevilerin geleceğe umutla bakması için büyük bir sorumluluk aldı. Sayın Öcalan’ın açmış olduğu demokrasi, barış ve özgürlük kapısından geçerek; bu ülkede Kürtlerin yok sayılmadığı Alevilerin eşit yurttaş olduğu, kadınların katledilmediği, gençlerimizin umutlarının büyüdüğü bir Türkiye için daha çok mücadele etmemiz gerekiyor. Demokratik bir Türkiye yaratmaya Urfa halkı var mıdır? Orta Doğu kan gölüne dönmüş durumda. Hak arayanlar silahla, savaşla bastırılmaya çalışılıyor. Yanı başımızda şiddet, savaş varken Sayın Öcalan diyalog ve müzakere ile çözülmesi için çok önemli bir çıkış yaptı. Savaşın kazananları egemenlerdir, silah baronlarıdır. Sayın Öcalan’ın barış ve demokratik toplum manifestosunun yanında olmaya devam edeceğiz” sözlerini kullandı.

 

Miting Kürt sanatçı Xero Abbas’ın söylediği şarkılar ile sona erdi.