
İran'da 2'si kadın 30 kişi idam edildi
- 14:45 5 Ağustos 2025
- Güncel
HABER MERKEZİ - “Salı Günü İdama Hayır” kampanyası 80’inci haftasına girdi. Katılımcılar, bu hafta içerisinde 2’si kadın olmak üzere en az 30 kişinin idam edildiği bilgisini paylaşarak, idamların durdurulması için uluslararası kamuoyuna çağrıda bulundu.
İran genelinde 48 cezaevinden siyasi tutsakların katılımıyla düzenlenen “Salı Günü İdama Hayır” kampanyası, 80’inci haftasına girdi. Eylemciler, idamların, işkencenin ve cezaevlerinde artan şiddetin sistematik bir korku yayma ve toplumu susturma politikası olduğunu belirtti.
30'dan fazla kişi bir haftada idam edildi
Kampanya kapsamında yayımlanan açıklamada, son bir hafta içinde en az 30 tutuklunun idam edildiği, bu kişiler arasında iki kadının da bulunduğu belirtildi. Ayrıca, Urmiye Cezaevi’nde üç tutuklunun parmaklarının kesildiği ve bu insanlık dışı uygulamanın uluslararası tepkilere yol açtığı kaydedildi.
Cezaevlerinde baskı artıyor
Açıklamada ayrıca, Ghezal Hezar Cezaevi’nin dördüncü koğuşundaki kampanya üyelerinin durumunun bilinmediği aktarıldı. Güvenlik güçlerinin şiddetli baskınları sonucunda tutsakların bazıları tek kişilik hücrelere alınırken, bazılarının beş gün sonra koğuşlarına dönebildiği ancak siyasi bölümün halen kapalı olduğu bildirildi. Zabol Cezaevi’nin bir mahkûmu kabul etmemesi sonucu, bu mahkumun halen Ghezal Hezar’daki özel birimde ağır koşullar altında tutulduğu ifade edildi.
Açlık grevleri devam ediyor
Kampanyanın bu haftaki eylemleri kapsamında, Salı günü Ghezal Hezar Cezaevi’ndeki tutsaklarla birlikte açlık grevi başlatıldı. Açlık greviyle, artan idamlar, fiziksel şiddet ve adaletsizliklere karşı bir kez daha uluslararası kamuoyunun dikkatinin çekilmesi amaçlanıyor. Kampanya katılımcıları, ülkede artan idam ve şiddet uygulamalarının, anayasal devrimden bu yana adalet ve özgürlük arayışındaki halkı sindirmeye yönelik olduğunu vurgulayarak, “Toplum olarak hâlâ bu bedeli cezaevlerinde, idam sehpalarında ve işkence hücrelerinde ödüyoruz” dedi.
Açıklamada, ulusal ve uluslararası kamuoyuna “İdama Hayır” sesini daha gür çıkarma çağrısı yapılarak, kampanyanın yaygınlaştırılmasının bir öncelik haline getirilmesi gerektiği ifade edildi.