Tutsaklar sosyal yaşamdan izole ediliyor

  • 09:05 2 Mayıs 2025
  • Güncel
AMED - Tecrit uygulamalarının devam ettiği cezaevlerindeki hak ihlallerine ve tutsak olan kızının ve kendilerinin maruz kaldığı antidemokratik uygulamalara ilişkin konuşan Emine Al, cezaevlerinde ağır hak ihlallerinin yaşandığını ifade ederek, gardiyanların yaptıkları keyfi uygulamalara dikkat çekti.
 
Cezaevlerindeki tecrit uygulamaları, her geçen gün artan bir şiddetle devam ediyor. Tutsaklar; tek kişilik hücrelerde tutuluyor, revire geç götürülüyor, kelepçeli halde doktor karşısına çıkarılıyor ve görüş sırasında fiziki müdahalelere maruz kalıyor. Ayrıca birçok tutsak, sosyal yaşamdan tamamen izole edilerek yaşadıkları şehirlerden uzak cezaevlerine sürgün ediliyor.
 
Bu uygulamalar, yalnızca tutsakları değil, toplumun tamamını etkileyen bir hak ihlali boyutuna ulaşmış durumda. Ancak tüm bu ağır iddialara rağmen, yetkili kurumlarca herhangi bir soruşturma ya da müdahalede bulunulmuyor.
 
Barış ve demokratik çözümün konuşulduğu bu dönemde, tutsak yakınları ise şu soruyu yöneltiyor: “Bu uygulamalar neden hâlâ devam ediyor?”
 
Bu kapsamda Emine Al, tutsak kızı Gülistan Al’ın ve diğer tutsakların maruz kaldığı hak ihlallerine dikkat çekti.
 
Tutsaklar aileden uzak cezaevlerine sevk ediliyor
 
Emine Al, kızının kaldığı cezaevinin kendilerine uzak oluşundan kaynaklı görüşe gidemediğini belirterek, “Kızımın kaldığı cezaevi bize çok uzak. Yılda 1-2 defa bile göremiyoruz kızımızı. Kütahya’ya vardığımızda otogardan cezaevine gidene kadar 3 servis değiştiriyoruz. Her ay görüşe gitmek istiyorum fakat yolun uzun oluşundan kaynaklı gidemiyorum. En son geçen bayram gitmiştim. Kızım yeğenini de görmek istedi. Bunun için de gardiyanlardan izin almıştı. Biz de buradan torunum ve annesiyle beraber görüşe gitmek için Kütahya’ya doğru yola çıktık. Oraya vardığımızda daha sabahın erken saatleriydi ve hava çok soğuktu. Biz de camiye gidip oturduk, bebek de bizimleydi. Orada hoca sobayı yaktı ve ısınmaya çalıştık. Kendimizle kahvaltılık da getirmiştik. Onları da yedik” ifadelerini kullandı.
 
Gardiyanların keyfi kararları
 
Gardiyanların gerekçesiz şekilde torununu görüşe almadıklarını dile getiren Emine Al, “Görüş saati gelince ben, kızım ve torunum içeri geçtik. Fakat gardiyanlar bebeğin görüşe gelmesine izin vermedi. Bebeği, görüşün yapılacağı alana almadılar. Kızım kaç aydır yeğenini görmüyordu. Ve günler öncesinden gardiyanlardan izin istemiş, gardiyanlar da kabul etmişti. Fakat biz neden izin vermediklerini sorunca kızım bana, gardiyanların bize ‘Biz yanlış anladık, izin vermiyoruz’ dediklerini aktardı. Orada hem sinirlendik hem de çok üzüldük. Maalesef ki tek tek görüşe girmek zorunda kaldık. Birimiz görüşe giriyor, birimiz de bebeğin yanında bekliyorduk. İlk olarak kızım görüşe gitti, ben de bebeğin yanında kaldım. Görüş süresi çok kısa ve görüşün olduğu salon ile bekleme alanındaki yol da çok uzun. Aslında bütün süremiz yollarda geçti. Ben bebekle bekleme alanında dururken bebek çok ağladı. Ve annesi yanında olmadığından susmadı. O sırada da gardiyanlar bebeği sevmek için bebeğin yanına geldi. Bebeğin üzerinde Newroz ve bu tarz günler için diktirdiğimiz kıyafet vardı. Gardiyanlar kıyafeti sordu, ben de ‘Newroz için diktirdik, bugün de teyzesi onu böyle görsün diye girdirmek istedik’ deyince gardiyanlar hemen yanımızdan uzaklaştı” şeklinde konuştu.
 
Görüşte bile tecrit uygulamaları
 
Emine Al, gardiyanların bebeğin üzerindeki ulusal kıyafeti hedef aldığını paylaşarak, şöyle devam etti: “Kızımın gelmesine yakın bebeği alıp kapının yanına gittim. Görüş alanı uzak olduğundan süremiz geçmesin diye kızımı kapıda bekledim. Gardiyanlar bunu da engelledi. Daha sonra kızım geldi ve görüş sırası bendeydi. Fakat yine yolda çok sürem geçmişti. Kızımla görüştüğümde çok üzgündü. Günlerdir o ve arkadaşları bebeği beklediklerini ve heyecandan uyuyamadıklarını söyledi. Ayrıca bunun yanında kızım, cezaevinde birçok hak ihlalinin de yaşandığını belirtti. Hasta olan kişilerin revire geç gönderildiğini dile getirdi. Kızım zaten hücrede kalıyor. Kendisine yöresel kıyafet dikilmesini istiyor ama buna izin vermediklerini belirtti.”
 
Cezaevinde ağır hak ihlalleri yaşanıyor
 
Görüş esnasında gardiyanların kendilerine müdahalede bulunduklarını söyleyen Emine Al, “Barış diyoruz, tahammülleri bize, yöresel kıyafete yok. Görüş için içeri girdiğimizde gardiyanlar orada da görüşmemize müdahale ediyorlar. Görüşte kızımı doğru düzgün göremiyorum. Demokratik barış çağrısı için sevinçlerini birbirleriyle paylaştıkları için hak ihlali yediğini söyledi. Dışarı çıkamadıklarını, çıktıklarında da küfür yediklerini söyledi. Barış istiyoruz. Bize yapılan haksızlıklara rağmen biz yine de barış diyoruz. Artık çocuklarımızı görmek istiyoruz. Barış istiyorlarsa öncelik olarak hasta tutsaklarımızı bıraksınlar. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğünü sağlasınlar. Zulüm istemiyoruz. Bu silahlı saldırıyı kessinler. Bir adım atmalılar, bunu artık kabul etmiyoruz” dedi.
 
Gülistan Al kimdir?
 
Gülistan Al, Adana’da 2016 yılında “örgüt üyeliği” iddiasıyla tutuklandı. Tutsaklığı boyunca Osmaniye, Antep, Kayseri cezaevlerinde kaldı. 2022 yılının Nisan ayında ise ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası onanınca tek kişilik hücrede tutulmaya başladı. Ayrıca Gülistan Al’ın, geçtiğimiz sene, 2016 yılında Şirnex'in Cizîr (Cizre) ilçesinde yaşamını yitiren kardeşi Şiyar’ı konu alan ve bu kapsamda aile fertleri ile arkadaşlarının Türkçe ve Kürtçe olarak kaleme aldığı yazılar ve şiirlerin yer aldığı "Reşo – Yüreği Şefkat Dolu Bir Devrimci" isimli kitabı Aryen Yayınları’ndan çıktı.