
Rojava’nın kadın sistemi Paris Belediyesi’nin gündeminde
- 09:03 24 Eylül 2025
- Güncel
Derya Ren
HABER MERKEZİ - Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Heyeti’nin Avrupa’da gerçekleştirdikleri temaslara dair konuşan Emîne Omer, Paris Belediye Başkanı'nın Rojava’daki kadın meclislerinden ilham aldığını ve bu modeli Paris Belediyesi’ne taşımak istediklerini belirtti.
Kuzey ve Doğu Suriye Kadın Heyeti, 6 Eylül’de temaslarda bulunmak için Avrupa’ya gitti. Heyet, İsviçre, Almanya, Fransa ve Belçika'da toplantıda düzenlenen konferans, panel ve kültürel etkinliklere katılırken, deneyim alışverişinde bulunmak için ilerleyen günlerde Belçika ve İsviçreli parlamenterlerle bir araya gelecek.
Heyette Suriye Kadın Meclisi Yönetim Kurulu Üyesi Emîne Omer, Suriye Kadın Meclisi Sözcüsü Muna El Yûsif, Zenûbiya Kadın Topluluğu Sözcüsü Şehrezad El Casim, Kongra Star Koordinasyonu üyesi Jiyan Hisên ve Süryani Kadınlar Birliği Sözcüsü Jorjet Bersum yer alıyor.
Suriye Kadın Meclisi Yönetim Kurulu üyesi Emine Omer, Avrupa’da yaptıkları temaslara dair JINNEWS’e değerlendirmelerde bulundu.
Rojava ve Suriye’de yaşanan sürecin aktarımı
15 günden fazla bir süredir Avrupa’da olduklarını ifade eden Emîne Omer, bu süre içerisinde kadın kurumları, resmi kurumlar ve birçok insan hakları örgütü ile bir araya geldiklerini söyledi. Emîne Omer, “Tartıştığımız konuların başında Rojava’nın durumu, Rojava ve Suriye’de yaşayan kadınların durumu, Suriye’nin kıyı bölgelerinde ve Süveyda’da yaşanan katliamlar yer aldı. Bu noktada aktarımlarda bulunduk. Öte yandan, Baas rejimi sürecinde ve rejimin yıkılmasından sonra gelişen süreçte yaşanan göçler
hakkında bilgilendirme yapıldı. İşgal altında olan Efrîn, Serekaniye ve Gire Spî gibi kentlerden göç etmek zorunda kalan halkın, tekrar topraklarına geri dönmesi noktasında bilgi alışverişinde bulunuldu” dedi.

Geçici Şam Hükümeti’nin tutumu
Emîne Omer, demokratik Suriye’nin nasıl olması gerektiği üzerine tartışmaların yürütüldüğünü belirterek şunları söyledi: “Gelinen süreçte halkların demokratik taleplerinin olduğunu söyledik. Bugün farklılıklar tanınmıyor, halklar yok sayılıyor. Kadın hakları yok denilecek kadar az; kadınlar, bütünüyle toplumun dışına itiliyor. Kurulan geçici Şam hükümeti içerisinde demokrasiden bahsetmek mümkün değil. Farklılıkların ne tür sorunlarla karşı karşıya kaldığını belirttik. Öte yandan, geçici Şam hükümetinin ne aşamada olduğunu ve tekçi bir sistem içerisinde yer aldığını görüyoruz. Her ne kadar dış devletlerle görüşmeler olsa da gerçek budur.”
‘Rojava’nın diplomasideki ısrarı var’
Kuzey ve Doğu Suriye’de kurulan Özerk Yönetim sisteminin demokratik yapısının konuşulduğunu kaydeden Emîne Omer, “Rojava’da kurulan sistemin farklılıklara yönelik yaklaşımı ortada. Toplumsal Sözleşme’ye göre, farklılıkların hakları korunarak bir yaşam inşa ediliyor. Baas rejimi ve şu an kurulan hükümet arasında bir farklılık göremiyoruz. Rojava’nın diplomasideki ısrarı var. Ancak buna karşılık, geçici hükümetin almış olduğu seçim kararında farklılıklara bakış açısını gördük. Bu seçim kararına bakıldığında bile, Kuzey ve Doğu Suriye’de kurulan sistemin ne kadar demokratik olduğu görülecektir. Bu nedenle Süveyda halkı ve Suriye’nin kıyı kentlerinde yaşayan halk, Kuzey ve Doğu Suriye’de kurulan sistemi kendilerine örnek almak ve benzer bir sistem kurmak istediklerini dile getiriyor” sözlerine yer verdi.
‘Paris Belediyesi, Rojava’dan ilham alıyor’
Görüşmelerde Rojava’nın tanınmasına dair fikirlerin belirtildiğini vurgulayan Emîne Omer, “Bizimle görüşme yapan heyetler, Kuzey ve Doğu Suriye’deki sistemi takip ettiklerini; öte yandan orada verilen kadın mücadelesini de yakından gözlemlediklerini söylediler. Rojava devriminde kadınların rolünü biliyorlar. Heyette yer alan bazı kadınlar, Rojava’ya birebir geldiklerini ve gözlemlerde bulunduklarını ayrıca söylediler. Paris Belediye Başkanı, bizimle yaptığı görüşmede bizden ilham aldıklarını ve tecrübelerimizden faydalanarak Paris Belediyesi’nde Kadın Meclisi kurmak istediklerini, bu doğrultuda çalışmalara başladıklarını ifade etti. Kendilerine gereken desteği vereceğimizi söyledik” diye konuştu.
27 Şubat çağrısının etkileri
Türkiye ve ona bağlı paramiliter grupların Kuzey ve Doğu Suriye’ye yönelik saldırıları ve Avrupa’nın bu saldırılara karşı tutumunun da konuşulduğuna dikkat çeken Emîne Omer, "Yapılan görüşmelerde, Türkiye’nin Özerk Yönetim sistemini kendisine tehdit olarak gördüğü ön plana çıktı. Ayrıca Önder Apo’nun yaptığı çağrıya dair de konuşuldu. Önder Apo için ‘umut hakkı’nın tanınması yönünde kendi üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalıştıklarını, Türkiye’nin çatışma ortamını devam ettirmekteki ısrarını eleştirdiklerini belirttiler. 27 Şubat çağrısının Rojava’daki etkileri konuşuldu; çok olumlu karşılandığını ve tüm Ortadoğu’ya ışık tutacağını ifade ettik. QSD’ye yönelik de çok olumlu yaklaşımlar vardı. Türkiye’nin tanımladığı şekilde değil, QSD’yi Rojava’nın savunma gücü olarak ele alıyorlar” sözlerini kullandı.
Kürt kadınların mücadelesi
Hesekê’de bulunan Jinwar köyünün merak edildiğini vurgulayan Emîne Omer, son olarak şöyle konuştu: “Saldırılar sonrasında, Kürt kadınlarının verdiği mücadeleye dair bilgilendirme yapıldı. DAİŞ’e karşı Kürt kadınlarının verdiği mücadelenin dünyada örneği olmadığını ve verilen direnişten ilham aldıklarını kaydettiler. Suriye ve Rojava’da kadınların durumu hakkında genel bilgi verilirken, geçici hükümetin uygulamaları nedeniyle yargılanması gerektiğini ve yönetimde kadın kotasının yüzde 50 olması gerektiğini söyledik. Buna karşılık, HTŞ’nin kadınlara bakış açısına dair gözlemlerimizi aktardık.”