Çocukların yemek hakkı davası Danıştay’da görüldü 2025-12-03 15:04:52     ANKARA - Okullarda bir öğün ücretsiz yemek uygulamasının geri gelmesi için açılan davanın karar duruşması görüldü. Avukatlar çocukların açlıkla baş başa bırakıldığını belirtirken, bakanlığın takdir hakkını “yoksul çocuklardan değil zenginlerden yana” kullandığı eleştirileri öne çıktı.   Esenyalı Kadın Derneği’nin, Milli Eğitim Bakanlığının okul öncesinde bir öğün ücretsiz yemeği kaldırmasına karşı açtığı davanın karar duruşması, Danıştay 8’inci Dairesi’nde avukatlar, milletvekilleri, sendika temsilcileri ve kadın–çocuk örgütlerinin katılımıyla gerçekleştirildi. Duruşma, kimlik tespitiyle başladı.    ‘Çocuklar eve aç geliyor’   Duruşmada Esenyalı Kadın Derneği adına konuşan avukatlardan Elif Yetigin, davanın açıldığı günden bu yana geçen iki yıl içinde yaşanan ekonomik kriz üzerinde durfdu. Elif Yetigin, duruşmaya hazırladıkları bir öğünlük beslenme çantası ile katıldı.  Elif Yetigin, açlık sınırının 14 bin TL'den 28 bine çıktığı bir durumda asgari ücretle geçinen velilerin çocuklara yeterli beslenme imkanı sağlayamayacağını vurguladı. Elif Yetigin, "MEB'in sayfasında, çocukların sağlıklı beslenmesi için bir öğünleri yazılmış ancak uygulanmıyor. Aileler bunu bile karşılayamıyor. Kadınların talebi, çocukların okuldan aç dönmemesi. Çocuklar okullarda temiz suya bile erişemiyor. Tuvaletteki suyu içmek zorunda kalıyorlar. Bu davayı açtığımızda 4 çocuktan biri şu an ise 3 çocuktan biri okuldan eve aç geliyor" ifadelerini kullandı.    Elif Yetigin, devam eden 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi'ne ilişkin ise "Bu uygulamanın tekrar hayata geçirilmesi için çok büyük bütçe sorunu yok. Bütçenin çocuklara ayrılmaması takdiriyet değil, keyfiyettir. Bu, tek başına bir beslenme davası değil kadınlar ve çocuklar açısından yaşam davasıdır" sözlerini kullandı.    ‘Talebimiz tüm okullarda bir öğün ücretsiz yemek’   Ardından söz alan dava akutlarından Heval Yıldız Karasu, Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere ve yasal mevzuatları hatırlatarak, çocukların parasız eğitim hakkının fırsat eşitliği ilkesi çerçevesinde ücretsiz yemek hakkının sağlanması gerektiğini vurguladı. Heval Yıldız Karasu, "Meseleleri sadece ailelere bırakamayız. Bu ülkede açlıktan bayılan çocuklar var. Okulunda tost daha pahalı diye karşıdan karşıya geçerek ucuz tost almak isteyen bir çocuk hayatını kaybetti. Okullarda bir öğün ücretsiz sağlıklı yemek sadece eğitim hakkı değil sağlık hakkı için de önemli. Bizim talebimiz tüm okullarda bir öğün ücretsiz yemek" dedi.    Bakanlık avukatı ise savunmasında, “Devletin çocuklara okullarda verilecek zorunlu yemeğin mali imkanları gözeterek takdir yetkisi hakkı bulunmaktadır. Zorunlu yemek uygulaması mümkün değildir" gerekçesiyle davanın reddini istedi.    ‘Yemek kimi neden rahatsız ediyor?’   Tekrar söz alan Elif Yetigin, "Çocuklar arasında eşitlik sağlanmasını istiyoruz. Sadece yoksul çocuklara 'sosyal yardım' adı altında verilmesini istemiyoruz. Okullarda farklı beslenme çantalarının bile çocukların psikolojisini ne kadar etkilediğini biliyoruz. Çocukların aynı masadan yemek yemesi kimi neden rahatsız ediyor” diye sordu.    Mütalaasını sunan iddia makamı davanın reddini talep etti. Savunmaların ardından mahkeme, kararını ileri bir tarihte açıklayacağını belirterek, duruşmayı sonlandırdı.    Danıştay önünde açıklama    Duruşmanın ardından Danıştay önünde açıklama yapıldı. Burada konuşan Emek Partisi (EMEP) Milletvekili Sevda Karaca, duruşmanın ücretsiz yemek hakkı için önemli bir durak olduğunu kaydederek, "Avukatlar bilimsel gerekçelerle ücretsiz beslenme hakkını savundular. Özel okul patronlarına teşvik kapsamında KDV istisnası, vergi indirimi sigorta primi yapılabiliyor. öğrenci balına 77 bin lira para veriliyor. Bu ülkenin bütçesinin yalnızca yüzde 1'i ile sağlanabilecek ücretsiz yemek hakkı için mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.   ‘Bu mücadeleyi tüm kesimler sahiplenmeli’   Ardından konuşan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Özgül Saki, ücretsiz, sağlıklı yemek hakkının öğrencilerin gelişimi açısından önemini ifade ederek, "Bakanlık takdir hakkını çocukların açlıktan bayılmasından yana kullanmıştır. Takdir hakkının yoksul ailelerden değil, zenginlerden yana kullanmıştır. Bu mücadeleyi tüm kesimlerin sahiplenmesi gerekiyor" sözlerine yer verdi.    Kararın takipçisi olunacak    Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Genel Başkanı Kemal Irmak, MEB'in savunmasına tepki göstererek, Danıştay’ın vereceği kararın takipçisi olunacağını belirtti.    Açıklama, atılan sloganlarla sona erdi.