MÊRDÎN – Dêrik ilçesinde 25 Kasım’ın startını gerçekleştirdikleri yürüyüş ile veren TJA’lılar “Biz kadınlar olarak hem özgürlüğün hem de demokratik toplumun öncülüğünü yapacağız” dedi.

 

Tevgera Jinên Azad (TJA) 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Günü’nün startını Mêrdîn’in (Mardin) Dêrik (Derik) ilçesinde gerçekleştirdiği yürüyüşle verdi. İlçe girişinde toplanan kadınlar, pankart eşliğinde, ellerinde katledilen kadınların fotoğrafları ve dövizleri ile yürüyüşe geçti. Yürüyüş sırasında “Jin, jiyan, azadî”, “Quştina jinan polîtîk e” ve “Bijî berxwedana jinan” sloganları attı. İlçe meydanına kadar yürüyen kadınlar ardından açıklama yaptı. Açıklama metnini TJA adına Eylem Amak okudu.

 

Her yıl dünya genelinde binlerce kadının erkek şiddeti ile katledildiğini belirten Eylem Amak, Türkiye’de 2024 yılında 452, 2025 yılında ise şimdiye kadar 391 kadının erkek şiddeti ile katledildiğine dikkat çekti. Meşrulaştırılan cezasızlık politikaları ile yasaların kadını değil faili koruduğunu kaydeden eylem Amak, erkek-devlet şiddetine karşı yaşamı, barışı ve özgürlüğü savunduklarını vurguladı. Yürüyüşlerinin yalnızca bir eylemin başlangıcı değil, direnişin, dayanışmanın ve özgürlük arayışının bir ifadesi olduğunu kaydeden Eylem Amak, “Erkek egemen sistem, şiddeti yalnızca evlerde değil; mahkemelerde, sokaklarda, iş yerlerinde ve savaş alanlarında örgütlü bir biçimde üretmektedir. Devletin cezasızlık politikaları erkek şiddetini büyütürken, kadınların sözünü, iradesini ve örgütlülüğünü bastırmayı hedeflemektedir. Kadın kurumlarının kapatılması, kadın siyasetçilerin tutuklanması ve kayyum politikaları erkek-devlet zihniyetinin, kadın düşmanlığının en somut örnekleridir” dedi.

 

Yaşamın her alanında mücadele mesajı

 

Kadınların karanlığa boyun eğmeyeceğini, şiddete, sömürüye ve özel savaş politikalarına karşı eşit ve özgür yaşamın mücadelesini vereceğini ifade eden Eylem Amak, “Yoksulluğa, savaş politikalarına, doğa talanına, işgal ve baskıya karşı özgür yaşamı örüyoruz. Hiçbir baskı, hiçbir tehdit, hiçbir yasak, bu dayanışmayı sarsamaz. Kadın özgürlük mücadelesi, halkların özgürlük mücadelesidir. Kadınların yaşam hakkı, barışın ve adaletin teminatıdır. Erkek-devlet şiddetine karşı örgütlü mücadelemizi büyüteceğiz. Her yerde, her alanda, yaşamı savunmaya, özgürlük dilini yükseltmeye devam edeceğiz. Kadınların mücadelesi, yalnızca bir itiraz değil, yeni bir yaşamın kuruluşudur. Bu yaşamda savaşın değil barışın, inkârın değil eşitliğin, sömürünün değil dayanışmanın dili konuşacaktır. Bugün Derik’ten yükselen bu ses, tüm kadınların sesi olup, bu yürüyüşte attığımız her adım ise özgür yaşamın yolunu açacaktır. Biz kadınlar, bu topraklarda hem geçmişin direnişini hem de geleceğin umudunu taşıyoruz. 25 Kasım ruhuyla erkek-devlet şiddetine karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Eşit, özgür ve barış dolu bir yaşamı kurana dek alanlarda, sokaklarda, yaşamın her alanında olacağız” dedi.

 

Kayyımlara karşı kadın kentleri

 

Açıklamanın ardından Dêrik Belediye Eşbaşkanı Songül Özbahçeci söz alarak, kadınları yalnız bırakmayacaklarını belirtti. Ardından söz alan Mêrdîn Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Devrim Demir de, devletin kadına yönelik tüm politikalarına karşı kadının iradesi, kadının kimliği, kadının varlığıyla mücadelelerini büyüttüklerini ifade etti. Kayyım uygulamalarına karşı şehirlerini kadın kentleri olarak ilan ettiklerini ifade eden Devrim Demir, tüm alanlarda kadınların direnişi ile özgürlüğe ulaşacaklarını söyledi.

 

Ardından söz alan DEM Parti Mêrdîn Milletvekili Saliha Aydeniz de, kadının olduğu her yerde demokrasi ve özgürlük olduğunu belirtti. Özgürlüğün, demokrasinin sesinin kadının sesi olduğunu kaydeden Saliha Aydeniz, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum” çağrısına dikkat çekerek, “Biz kadınlar olarak hem özgürlüğün hem de demokratik toplumun öncülüğünü yapacağız” dedi. Saliha Aydeniz, Meclise getirilmesi beklenen 11’inci Yargı Paketi’nin kadınları ve çocukları korumadığını belirterek, geri çekilmesi çağrısında bulundu.