Kayıp yakınından somut adım çağrısı 2025-08-27 09:02:06   Rabia Önver   COLEMÊRG – Gözaltında kaybedilen babasının failleri için 31 yıldır adalet mücadelesi veren Pınar Yılmaz, Abdullah Öcalan’ın başlattığı sürece işaret ederek, “Barış olacaksa biz yaralarımıza tuz basmaya hazırız” dedi. Devletin somut adım atması gerektiğini vurgulayan Pınar Yılmaz, sürecin tek taraflı ilerlediğini söyledi.    Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nın ardından, PKK de 5-7 Mayıs tarihleri arasında 12’nci Kongresi’ni topladı. 12 Mayıs’ta kamuoyuna duyurulan kongre kararlarında, “çalışmaların sonlandırıldığı” açıklandı. Sürece dair tartışmalar sürerken, gözler devletin ve iktidarın, bu çağrının gereklilikleri doğrultusunda atacağı somut adımlara çevrildi.   31 yıldır hukuk ve adalet mücadelesi yürüten Pınar Yılmaz, gözaltında kaybedilen babası Necmi Çaçan’ın faillerinin ortaya çıkarılmasını talep ediyor. Bedlîs’in (Bitlis) Tetwan  (Tatvan) ilçesine bağlı Düzcealan köyüne 29 Aralık 1993 tarihinde askerler tarafından düzenlenen operasyonda, Necmi Çaçan ağır işkenceler sonucu yaşamını yitirmişti.    O günden bu yana mücadelesini sürdüren kızı Pınar Yılmaz, devletin barış sürecine dair samimi adımlar atması hâlinde, “yaramıza tuz basmaya hazırız” diyerek sürece destek verdiklerini ifade etti.   ‘Öcalan’ın çağrısıyla başlayan bir süreç var’   50 yıldır büyük bir mücadelenin verildiğini ve bu mücadele sonucunda birçok kişinin hayatını kaybettiğini söyleyen Pınar Yılmaz, PKK’nin kendisini feshetmesinden sonra devletin somut bir adım atmamasının halkta soru işaretlerine yol açtığını belirtti.  Pınar Yılmaz şöyle konuştu: “Sayın Abdullah Öcalan’ın çağrısıyla başlayan bir süreç var. Hepimizde büyük bir acı olsa dahi, Kürt Halk Önderi’nin başlatmış olduğu bu mücadeleyi desteklemek hepimizin borcudur. Bu saatten sonra savaşın hiçbir kazanımı olmayacağını hepimiz çok iyi biliyoruz. Bu sürecin ilerleyebilmesi için, öncelikle faili meçhul cinayetlerde hayatını kaybeden insanların hesabının verilmesi, devletin yüzleşmesi ve bir af dilemesi gerekiyor. Sağlıklı bir barışın elde edilmesi için en önemli noktalardan biri budur.”   ‘Kayıp yakınlarının taleplerini yerine getirsinler’   Yıllardır İstanbul’dan Colemêrg’e gelerek kayıp yakınlarının sevdiklerinin akıbetini sormak için alanlarda mücadele ettiklerini ifade eden Pınar Yılmaz, sağlıklı bir sürecin yürütülebilmesi için devletin kayıp yakınlarının taleplerini karşılaması gerektiğini vurguladı. Pınar Yılmaz şöyle devam etti: “CHP’sinden AKP’sine kadar bütün muhalifler bile Türkiye’nin kara lekesi olduğunu kabul ediyorsa, o halde bu kara lekeyi hep birlikte aka çevirmenin zamanı gelmiştir. İnancımız Öcalan’dır. Bizim güvenimiz elbette ki Sayın Öcalan’ın başlatmış olduğu sürece yöneliktir. Çünkü doksanlı yıllardan bu yana Sayın Öcalan’ın bir çabası vardır. ‘Savaşın kazanımı olmaz’ diye ve her defasında barış elini uzatan kişidir Sayın Öcalan. En son 2014 sürecinde olduğu gibi tekrar bir müzakere süreci başlatıldı. Sonra tekrar çözüm süreci buzdolabına kaldırıldı.”   ‘Her şey tek taraflı yürüyor’   Başlatılan sürecin tek taraflı yürütüldüğünü ve devletin sürece samimi yaklaşmadığını söyleyen Pınar Yılmaz, şunları kaydetti: “Ağır hasta tutsaklar var ve ilk adımın onlar için atılacağı yönünde kamuoyunda bilgiler varken, hâlâ tek bir hasta tutsak çıkmış değil. Hâlâ infazlar yakılıyor, hâlâ Hakkâri’de çocuklar kolluk kuvvetleri eliyle işkenceye maruz kalıyor. Biz faili meçhul kayıp yakınları olarak yapılan açıklamaları okuyoruz, yani her iki taraftan önümüze sunulan bir yol haritası var; biz onları okuyoruz, mantıklı geliyor, bir çıkış noktası ama pratikte hiçbir şey yok. Her şey tek taraflı ilerliyor. Biz kayıp yakınları barışa hazırız. Bizler acılarımızı yaşadık, bizden sonraki nesillerin barış içinde büyümesini istiyoruz.”   ‘Sürecin baş muhatabı Sayın Öcalan’dır’   Kayıp yakınları arasında yıllardır alanlarda mücadele eden biri olarak barışın sağlanması için elinden geleni yapacağını dile getiren Pınar Yılmaz, iktidara da çağrıda bulundu. Pınar Yılmaz,  “Özellikle kurulan komisyonun şeffaf olması gerekiyor. Diyorlar ki, ‘biz samimiyiz.’ Eğer samimilerse ciddi adımlar atsınlar. Biz yaralarımıza tuz serpebiliyoruz, yani bazı şeyleri yutmaya da hazırız. Ben inanıyorum, çünkü bu süreci yürüten odur, muhatabı odur. Sürecin baş muhatabı Sayın Öcalan’dır. Güveniyoruz. Tek dileğimiz bir an önce barışın sağlanmasıdır. Barış sağlanacaksa,  bizler yaralarımıza tuz basmaya hazırız” diye konuştu.