Sevtap Akdağ: Halkın sofrası küçülüyor, savaş sanayii büyüyor

  • 09:02 5 Aralık 2025
  • Emek/Ekonomi
Devrim Fındık
 
İSTANBUL - DEM Parti Emekten Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Sevtap Akdağ, 2026 bütçesinin önemli bir bölümünün savaşa ayrıldığına dikkat çekerek, barışın maliyetinin savaşla kıyaslanamayacak kadar düşük olduğunu söyledi. Sevtap Akdağ, halkın temel sorunlarının çözümü için çok daha büyük bir bütçenin ayrılması gerektiğini vurguladı.
 
TBMM Genel Kurulu, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi'nin kesintisiz 14 gün sürecek görüşmelerine 8 Aralık'ta başlayacak. 2026 yılının bütçesindeki payın en az yüzde 50’sinin savaşa, faize ve sermayeye ayrıldığı öngörülüyor. Bütçeden yıllardır en yüksek pay savaşa ayrılırken, halkın en temel ihtiyaçlarına ise yok denecek kadar az bir pay ayrılıyor. Son dönemlerde özellikle yurttaşlar temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamazken, asgari ücret açlık sınırının altında.
 
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Emekten Sorumlu Eş Genel Başkan Yardımcısı Sevtap Akdağ ile konuya dair konuştuk.
 
‘Barışı kurmak pahalı bir şey değil’
 
Sevtap Akdağ, Türkiye’nin bütçesinin çok önemli bir bölümünün savaş sanayiine ayrıldığını ifade ederek, “Barış pahalı bir şey değil. Barışı kurmak pahalı bir şey değil. Aksine, barışı kurduğunuzda silahlanmaya olan harcamaları son derece azaltabilirsiniz” dedi.
 
Halkın temel sorunları olan başlıklara çok daha büyük bütçe ayırmanın mümkün olduğunu kaydeden Sevtap Akdağ, bütçe ayrımında yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: “Çocuğunu okula gönderemeyen velilerin okul masrafları için harcanmasını sağlayalım. Çocukların okullarda, günde en az bir öğün sağlıklı ve ücretsiz besin alabilmesi için değerlendirelim. Asgari ücreti açlık sınırlarının altına itmeyelim; insanca yaşanacak koşullara kaynak ayıralım.”
 
‘Yoksulun bütçesi gitgide azalıyor’
 
Sevtap Akdağ, ekonomik kriz dolayısıyla insanların açlıkla sınanacak hale geldiklerini belirterek, “Maliye Bakanımız ‘ekonomimiz büyüdü’ diyor. Rakamlara bakarsak büyümüş ama bizim sofralarımızdaki pay gitgide küçülüyor” diye konuştu. Sevtap Akdağ, DEM Parti olarak halkın ihtiyaçlarını öne alan bir siyaseti inşa etmeye çalıştıklarını dile getirerek, “Silahlanmaya, faize ayırdığımız payı azaltalım. Yoksuldan alıp zengine verdiğiniz sermaye aktarımını ortadan kaldıralım. Şu an bütçenin en az yüzde 50’si bu üç başlığa gidiyor. Yoksulun bütçesine giden her zaman gitgide azalan bir pay oluyor, bunu değiştirme iddiasıyla biz bu siyaseti yapmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
 
‘Kadın yoksulluğu en başta görülmeli’
 
Sevtap Akdağ, toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçenin oluşmasının, toplumsal cinsiyete duyarlı bir toplumun baştan sona inşa edilmesiyle mümkün olabileceğini söyledi. Bütçede yoksulluğa ayrılan pay düşünülürken, kadın yoksulluğunun en başat başlık olarak görülmesi gerektiğine vurgu yaptı. Sevtap Akdağ şöyle devam etti: “Toplumsal cinsiyete duyarlı bir bütçe kurabilmek, kadının toplumsal rollerini eşitlikçi, özgürlükçü bir anlayışla görebilmekten ve bunu hayatın her alanında inşa etmeye çalışmaktan geçiyor. Tabii bunu inşa etmeye çalışmak demek, gerekli bütçeyi buna ayırmak demektir. Şimdiye kadar kadınların elinden alınmış olanların, adım adım da olsa giderilmesine yönelik bir bütçeye ihtiyaç var.”
 
Ekmek ve barış için bütçe çalışmaları
 
Sevtap Akdağ, Meclis’in halkın sesi olabilmesinin yalnızca halkın sokakta sesinin gür çıkmasıyla mümkün olabileceğini belirterek, bütçe görüşmeleri için sadece Meclis ayağını değerlendirmediklerini ifade etti. Sevtap Akdağ, bütçe görüşmeleri için yaptıkları ve yapacakları çalışmaları şöyle anlattı: “Biz aksine bu meselenin sahada örgütlenmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ve şu an ekmek ve barış için bütçe çalışmamızın da bir ayağı Meclis’te. Bu talepleri hayata geçirmek için mücadele ediyoruz. Ama daha fazla emek verdiğimiz bölüm saha. Çarşıda, pazarda bunun propagandasını yapıyoruz. Arkadaşlarımız sahadalar. 30 Kasım’da Sancaktepe’de, diğer demokrasi güçleriyle beraber ‘Ekmeğimiz için buluşuyoruz’ diye bir etkinlik gerçekleştirdik. Bunlar şu an örgütlü olduğumuz 81 ilde sahada hayat bulmaya çalışıyor. Biz bunu aynı zamanda Aralık ayının ortasında ‘Ekmek ve Barış için’ yürüyüşle de taçlandırmak istiyoruz. Bu, önümüzdeki dönem için sokağın seslerini alan, onları yan yana getiren, aynı zamanda Meclis’e de götüren ve bunun basıncını yapmaya çalışan bir mücadele planımız var.”
 
Mücadele çağrısı
 
Sevtap Akdağ, son olarak şu çağrıda bulundu: “2026 bütçesini savaşa, sermayeye, rantiyeye, faizciye değil; işçiye, kadına, gence, yoksula ayırın demek için sahada bulunuyoruz. Bulunmaya devam edeceğiz. Bu yürüyüşümüzü bulunduğumuz her yerde halkımızın desteklemesini, bu mücadeleye güç vermesini istiyoruz. O yüzden ekmek ve barış mücadelemize bütün halkımızı şimdiden davet etmek isterim.”